NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
سُلَيْمَانُ
بْنُ حَرْبٍ
حَدَّثَنَا
شُعْبَةُ
عَنْ عَاصِمِ
بْنِ عُبَيْدِ
اللَّهِ عَنْ
سَالِمِ بْنِ
عَبْدِ اللَّهِ
عَنْ أَبِيهِ
عَنْ عُمَرَ
رَضِيَ اللَّهُ
عَنْهُ قَالَ
اسْتَأْذَنْتُ
النَّبِيَّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
فِي الْعُمْرَةِ
فَأَذِنَ لِي
وَقَالَ لَا
تَنْسَنَا
يَا أُخَيَّ
مِنْ
دُعَائِكَ
فَقَالَ كَلِمَةً
مَا
يَسُرُّنِي
أَنَّ لِي
بِهَا الدُّنْيَا
قَالَ
شُعْبَةُ
ثُمَّ
لَقِيتُ
عَاصِمًا
بَعْدُ
بِالْمَدِينَةِ
فَحَدَّثَنِيهِ
وَقَالَ
أَشْرِكْنَا
يَا أُخَيَّ
فِي
دُعَائِكَ
Ömer (r.a.)'den;
demiştir ki:
"Resulullah
(s.a.v.)'den Umre için izin istedim. Bana izin verdi ve "-Kardeşçiğim bizi
de dua'dan unutma."buyurdu. Bana öyle bir söz söylemiş oldu ki, onun
yerine tüm dünyaya sahip olmam beni o kadar sevindirmezdi."
(Râvilerden) Şu'be dedi ki:
Daha sonra Medine'de
Asım'la karşılaştım, aynı hadisi bana nakletti (fakat bu sefer)
"Duana bizi de
ortak et, ey kardeşim" dedi.
İzah:
Tirmizî, deavat; İbn
Mâce, menâsik; Ahmed b. Hanbel, I, 29, II, 59.
Hz. Ömer'in umre yapmak
için izin istemesi Aliyyü'l-Kaari'ye göre Medine'de olmuştur. İbn Hacer ise,
Kaza umresinde olduğunu Hz. Ömer'in câhiliye devrinde nezrettiği bir umreyi
yapmak için izin istediğini söyler.
Hz. Ömer'in dünyalara
değişmediği söz, ya Rasulullah’ın, kendisine "Kardeşciğim" buyurması,
ya da duada kendisini de unutmamasını istemesidir. Çünkü her ikisi de Hz. Ömer
için paha biçilmez bir iltifattır. Resûlül-lah, değer vermediği, kadr ve
kıymetini takdir etmediği bir kimseye bu şekilde iltifat etmez.
Hz. Peygamber Hz.
Ömer'e, "beni de duadan unutma" dememiş, çoğul olarak, "bizi
de..." buyurmuştur. Bu ya azamete delâlet eder, ya da Re-sulüllah (s.a.v.)
kendisiyle birlikte ümmetini de kasd etmiştir.
Şu'be'nin, hadisinin
sonundaki sözlerinden anlaşıldığına göre, kendisi hadisi Asım'dan iki kerre
işitmiştir. Bunların birincisinde Asım, Resulüllah'ın Hz. Ömer'e "duadan
bizi de unutma ey kardeşciğim"; ikincisinden ise, "duana bizi de
ortak et, ey kardeşciğim" buyurduğunu söylemiştir.
Ebû Dâvûd bu son
bölümü, Şu'be'nin hafızasının Âsım'ınkinden daha kuvvetli olduğuna işaret etmek
için kitabına almış olabilir. Ancak Resulul-lah her iki cümleyi de söylemiş
olabilir. Nitekim İbn Mâce'nin Süfyân kanalıyla Asım'dan yaptığı nakle göre
Resulüllah, "Ey kardeşciğim! Duadan bir şeye de bizi ortak et, bizi
unutma" buyurmuştur. Buna göre Asım'ın Şube'-yi ikinci görüşünde önceden
söylemediği ikinci cümleyi hatırlattığı anlaşılmaktadır. Bu ise, Asım'ın
hafızasının zaafına değil, kuvvetine delildir.